Access’in hedefi; Bir’lik içinde ve Bilinçli yaşam yaratmaktır.
Bir’lik ve Bilinç hiçbir şeyi yargılamadan herşeyi alıp kabul etmektir. Yargıyı da, hüznü de, aptallığı da.
Eğer hiçbir şeyi yargılamazsanız; herşeye olmasını istediğiniz gibi değil, olması gerektiğini düşündüğünüz gibi de değil, sadece olduğu gibi bakabilirsiniz.
Bir’lik meditasyon yaparken, resim yaparken, şiir yazarken, şarkı söylerken ya da harika bir kitap okurken gittiğimiz sessiz yerdir.. Yargılayamadığımız, tamamen huzur ve dingin halde olduğumuz yerdir. Bu bize daha çok eğleneceğimiz, daha çok güleceğimiz, daha iyi vakit geçireceğimiz, dramasız ve travmasız bir yaşamı getirir.
Bilinç ise; yaşamımızın her anında kendimizi veya başka birini, olayı, düşünceyi, inancı YARGILAMADAN alıp kabul etme ve “an”da kalabilme yeteneğidir.
Kendinizi ve insanları yargılamayı bıraktığınız zaman insanlarla iletişiminiz değişir, olayları olduğu gibi kabul ederek; bunun getirdiği rahatlık ve mutlulukla hayatın keyfini ve neşesini yeniden keşfedersiniz.
Yargıda bulunmanın amacı kontrol etmektir. Doğru ya da yanlış, iyi ya da kötü, güzel ya da çirkin, değerli ya da değersiz diye tanımladığımız, yargıladığımız, sınırladığımız her şeye “bu bakış açısı sadece ilginç bakış açısı” “bu bakış açısı benim ilginç bakış açım” noktasından bakarsanız, ne sizin ne de başkalarının yargıları ve/veya kızgınlıkları sizi kontrol altına alabilir.
Buradaki “ilginç bakış açısı” asla alay etmek, dalga geçmek ya da rencide etmek değildir. Duygu ve düşüncelerimizi gerçek yapan bizleriz. Onlar bizim ya da başkalarının o andaki doğruları, düşünceleri ve hisleri. O anda kendimiz ya da onlar için gerçek olan şeyler. Doğru ya da yanlış değil. Sadece bakış açısı.
Kendinizi ve çevrenizdekileri YARGILAMADAN yaşamın her anında anda yaşamayı, anda mutlu olmayı becerebilseydiniz !!!
Bunu başararak, bu alandan işleyerek yaratmak istediğiniz herşeyi yaratabilseydiniz?
Değiştirmeyi arzu ettiğiniz herşeyi değiştirip, dönüştürebilseydiniz?
Hayatınız Nasıl Olurdu?
Yorum Yazın